ANLAMADAN KONUŞMAK

1. 104 Emekli Amiralin bildirisi üzerine yine herkes belgesiz bilgisiz konuşmaya başladı. Konuya iki açıdan açıklama getirmekte yarar var. Eğer Türkiye’yi karıştırmak ve bir plan şeklinde değilse şu açıklamalara dikkat çekmek isterim.

Bir gazeteci TBMM başkanı Mustafa Şentop’a “Cumhurbaşkanı Montrö anlaşmasını da feshedebilir mi” sözüne, “Teknik olarak evet” diyor. İstanbul sözleşmesi ile Möntrö anlaşması arasında uluslar arası olmaktan başka hiçbir benzerlik yoktur. Biri kadın haklarını düzenleyen 6284 sayılı kanuna referans olan sözleşme, diğeri ise Türkiye’nin tüm boğazlar üzerindeki egemenlik hakkının tapusu dur. Meclis başkanı, gazeteci arkadaşa” senin derdin nedir, ne alakası var” dese, bir problem ve böyle bir gündem yoktu. Evet deyince neler oldu; bir kısmı bilgisizlikten, bir kısmı gereksiz tereddütler den, bir kısmı hükümete ve Cumhurbaşkanına yalakalıktan, bir kısmı da hükümete ve Cumhurbaşkanına muhalefetten konuya değerlendirme yaptı.
104 emekli denizci asker, bildiride, Deniz İkmal komutanı Mehmet Sarı’nın sosyal medyada sarıklı cübbeli resmi paylaşımında nda rahatsız olmuşlar ki,
“(…) son günlerde basında ve sosyal medyada yer alan kabul edilemez nitelikteki bazı görüntüler, haber ve tartışmalar ömrünü bu mesleğe adamış bizler için çok derin bir üzüntü kaynağı olmuştur.
“TSK ve özellikle Deniz Kuvvetlerimiz son yıllarda; çok bilinçli bir FETÖ saldırısı yaşamış ve çok değerli kadrolarını bu hain kumpaslara kurban vermiştir. Bu kumpaslardan çıkarılacak en önemli ders; TSK’nin, anayasanın değişmez, değiştirilmesi teklif edilemez temel değerlerini titizlikle sürdürmesi zaruretidir.”
açıklamasını yaptı.
Bildiriye hükümet ve değişik kanallardan ardı ardına tepki mesajları geldi. “Haddinizi bilin” diye.
Şimdi Mustafa Şentop yanlış bir soruya, yanlış bir cevap vermesi konuşulmayınca, bir anda suni gündem meydana geldi.
Amiraller, Montrö Anlaşmasının feshi gündemde değilken neden böyle bir bildiri yayınlamıştır. Gündemde fiili olarak böyle bir konu olsa idi, Amiraller bildirisi, bana göre çok haklı sebep üzerine oturmuş olacaktı. Çünkü Türkiye’nin hassas konuları sadece hükümetin değil, asker ve sivil 83 milyonu ilgilendirir.
Hükümet ve İktidar kanadına gelince” öncelikle 104 Amiralin hepsi denizci askerdir ve Montrö sözleşmesi hakkında bilgi sahibidir. Hepsi emekli olup, bir muhtıra formatına uymamakta aksine hassasiyet noktasındadır. Ancak böyle hassas konuları bildiri şeklinde değil de Cumhurbaşkanı ile yüz yüze konuşmuş olsalardı sonuç daha olumlu ve faydalı olabilirdi.

Kaldı ki Türkiye 15 Temmuz tecrübesiyle şu ana kadar üç darbe dört muhtıra yı, tarihe gömmüş ve kimsenin böyle bir teşebbüse geçme ihtimali bırakmamıştır.
Bildiriyi eleştirenlerin hükümete yalakalık yapmak ve şahsi kazanımlarını devam ettirmek uğruna böyle gündemlere sarılarak her zamankinden daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz şu ortamda, ülkeyi gerginlik ortamına benzin dökmekten başka işe yaramaz. Şanlı ordumuzun da millet nezdindeki değerine gölge düşürmektedir.
Bu sebeple suni gündemlerin rüzgarına kapılarak, her paylaşıma prim vermek, şahsiyetli, vatanperver bir davranıştan uzaktır.

Paylaş

Paylaş