“KİMSE, KİMSENİN UMURUNDA BİLE DEĞİL “
Ne yapılırsa yapılsın, marketlerde ki fiyat artışlarının önüne geçilemiyor. Mutfakta ki yangın bir türlü sönmüyor.Fiyatlar almış başını gidiyor; Son zamanlar dolar ve Euro sürekli yükselme eğiliminde. Ayrıca, altında yükseliyor.
Uluslararası zincir marketlerde ve yerel marketlerde üst düzeyde yöneticilik yapan dostlarımla görüşüyoruz;” Ayhan bey ,artık fiyatlara yetişemiyoruz. Her gün fiyat etiket değişikliği yapıyoruz ” diyerek dert yanıyorlar.
Peki, ne olacak bu halimiz?…
Malumunuz üzerine, gıda fiyatlarındaki meydana gelen yüksek oranlarda fiyat artışlarını soruşturmak üzere, Cumhurbaşkanı sn;Recep Tayyip Erdoğan ilgili bakanlıklara talimat vermişti.Bu talimat üzerine ciddi denetimler ve kontroller yapıldı. Ve marketler mercek altına alındı.
Hatta ve hatta Rekabet Kurumu fahiş fiyatlarla ürün satan ve haksız kazanç sağlayan marketlere çok ciddi cezalar kesti. Kesti kesmesine ama, marketlerde hala fiyat artışı yapmaktan geri kalmıyor. Devletimiz, bu işin peşini bırakmamalıdır. Gerçi Devletimiz ve hükümetimiz elinden geleni yapıyor. Ama, marketler bir türlü akıllanmıyor Hükümetimiz her markete bir denetmen koyacak hali yok ya. Hükümetimizde bıktı usandı artık;Marketlerle uğraş, FETÖ ile uğraş, PKK ile uğraş,PYD ile uğraş, Terörle uğraş,dış güçlerle uğraş,şehitlerimizin bacısına küfür edenle uğraş,hainlerle uğraş… Hangisi ile uğrayacağımızı şaşırdık vallahi.
Uzun yıllar, uluslararası zincir marketlerde hem yöneticilik,hem kurucu müdürlük, hem de eğitimci olarak görev yaptım. Özellikle gıda piyasasında ki fiyat artışlarını, satın alma stratejilerini, üreticilerin nasıl mağdur edildiğini, manipülasyonları, spekülasyonları,uzun vadeli çeklerle nasıl ödeme yapıldığını, bu yüzden yüzlerce çiftçilerimizin battığını ve çok ucuz fiyatla üreticiden ürün satın alındığını çok iyi bilirim…
Tüccarların, zor durumda kalmış üreticilerin tepesine binip, döve döve ürün satın aldığını, çiftçimizin sırf geçinmek için ürünlerini yok pahasına sattığını çok iyi bilirim. Uzun yıllar İstanbul piyasasında olduğum için, ticaretin A ‘sını,B’sini,C’sini iyi bilirim. Hem de çokkk iyi bilirim.
Ama,ahlaksızlığı,üçkağıtçılığı,hileyi,rüşvet alıp vermeyi, avanta almayı,harama el uzatmayı,haksız kazanç elde etmeyi, insanları dolandırmayı, kara para aklamayı, yalan dolanı bilmem. Yüce Allah (CC) beni bu ahlaksız davranışlardan hep uzak tuttu. Allah’ıma sonsuz şükürler olsun. Çünkü, hamurumda ve sütümde hiç bir leke yoktu. Onun içinde karakterim hep sağlam kaldı.
Tüccarlar, çiftçilerimizin ürettiği ürünleri ucuz fiyata kapatıyor.Marketlerde yüksek kar marjı ile tüketicilere satıyor. Tüccarlar kazanıyor, esnaf kazanıyor,marketler kazanıyor. Peki tüketiciler ne yapıyor? … Söyleyim; Kazıklanmaya devam ediyor…
Peki, bizler sürekli kazıklanmaya, sürekli aldatılmaya, sürekli kandırılmaya mecbur muyuz?…
Mübarek, herkes kaderine razı bu ülkede. Kimseden bir ses çıkmıyor. Hiç kimse tepki göstermiyor. Zam geliyor ses yok.Zam geliyor tepki yok.Her şey ateş pahası olmuş. Hiç kimsede çıt yok. Herkes sus pus olmuş, kaderine razı oluyor. Kısacası; ” Körler sağırlar birbirini ağırlar”.
Kimileri çuvallar dolusu para kazanıyor.Kimileri servetine servet katıyor. Kimileride ay sonunu nasıl getireceğini, faturaları nasıl ödeyeceğini düşünüyor. Marketlerde milleti nasıl soyarız, daha çok nasıl kazanırız diye düşünüyor.Tabi ki, yine olanlar fakir fukaraya oluyor. Bu hep böyle olmuştur;”Altta kalanın canı çıksın “…
Yani kimse kimseyi düşünmüyor;”Her koyun kendi bacağından asılır” misali, kimse kimsenin umurunda bile değil. Ne demiş atalarımız;”Tok açın halinden anlamaz “…O yüzden herkes kendi çaresine bakmak zorunda. Kimsenin kimseye faydası yok. Mecburen bakacak, herkes kendi çaresine.
Allah’ım sonumuzu hayır eylesin inşallah…
Allah’ım fakir fukaraya yardım etsin inşallah…
Saygılarımla!!!
Ayhan Yalçın