Trabzonspor Taraftarı Daha Fazlasını Hak Ediyor!
Trabzonspor Taraftarı Daha Fazlasını Hak Ediyor!
Trabzonspor ile ilgili düzinelerce değerlendirme yazısı okudum, bunları ikiye ayırıyorum : içsel ve göreceli.
İçsel değerlendirme başarı veya başarısızlık konusunda camianın duyduğu şüphe miktarı iken; göreceli değerlendirme ise saha içindeki futbolun çıktıları ve saha dışında sürecin ekonomik boyutu ile daha nesnel bir değerlendirme. Ben sanırım iyi niyetli ve göreceli bir değerlendirmeciyim.
Göreceli yani somut çıktılara dayanan nesnel bir değerlendirme yapacak olursam başarılı bir futbol kulübü olmanın yolu sürdürülebilirlikten, sürdürülebilirliği başarmanın zorluğu ise neye yatırım yapıldığının iyi bilinmesinden geçer.
Peki işler kötü giderse ne olur ?
Her çıkışın bir inişi vardır ve bu inişi yönetebilmek, sürdürülebilir başarının temel anahtarıdır. Doğru stratejileri uygulayan ve bu oyunu doğru kurallarla oynayan kulüpler, başarıyı daha ucuza satın alırlar. Bu da onların sürdürülebilirlik maliyetini aşağıya çekerek yarışta güçlü kalmalarını sağlar.
Peki Trabzonspor bu açıdan baktığımızda daha düşük bir bütçe ile şampiyon olmuşken, başarısını sürdürmek ve daha üst sınıf yarışmacı takımlar arasında (Şampiyonlar Ligi’nde, Avrupa Ligi’nde) yer almak için sürdürülebilirlik maliyetini çok yukarıya taşıdı. Duygularımdan arınık olarak baktığımda hedeflediği noktalara ulaşamayan ve ekonomik döngüsünü sağlamak adına masraflarını daha da artıran bir kulüp sezon sonunda şampiyon olsa bile bunu daha pahalıya satın almış olacağından yatırımlarında başarısız olmuştur. (İstisna Konferans Ligi’nde çok başarılı olmaktır.)
Trabzonspor şu an yarıştığı tüm kulvarlarda bulunduğu pozisyon ve ortaya koyduğu futbol ile mevcut potansiyelinin oldukça altında bir değere sahip olması gelecek adına aslında beni iyi niyetli olmaya sevk eden tek neden diyebilirim. Çünkü mevcut değeri yarıştığı kulvardaki rakiplerinin altında değil aksine bir çoğunun üstünde. İyi bir organizasyon ve futbol aklı pekala kötü giden süreci tersine döndürebilir. Çünkü mevcut kadro ile daha iyi bir futbol ortaya koyulabilir ve olumlu değişim için de henüz geç değil. Örneğin Abdullah Avcı’nın takımına pres seçeneğini kullandırdığında bunun sahadaki yansıması nasıl olumlu bir izlenim oluşturuyor ise diğer eleştirilen konularda da bu değişimi gerçekleştirebileceğini düşünüyorum, düşünmek istiyorum. Tüm bunların ışığında şunu rahatlıkla ifade edebilirim ki:
Bu takıma yapılan yatırımın büyüklüğünü göz önünde bulundurduğumuzda, sanırım Abdullah Avcı’dan ve Trabzonspor’dan daha fazlasını istemek hakkımızdır diye düşünüyorum.
Selametle kalın, hörmetlerle
Futbol Uleması