19 Mayıs Ruhuyla

Merhabalar güzel insanlar!

Yurdumun vatanını, milletini seven ve milletin bölünmez bütünlüğünü savunan bir ferdi olarak bu anlamlı günün ruhuyla yazarınız sizi hasta yatağından kelimeleri ile selamlıyor..

Benim köşemin belli bir imajı yok, kafamda deli sorular neye cevap arıyorsa yazının akışı cevabın kendisine ulaşacaktır ümidi ve sevgisiyle en keyif aldığım işi yapıyor olduğumu belirtirken; Yurt Haber’e teşekkürlerimi de iletmek isterim.

Bu gün 102. defa onurlu, gururlu bir 19 Mayıs ‘ı daha geride bıraktık. Atatürk Gençliğe Hitabe’yi ilk yazdığında “Ey Türk Genci” diye başlamış. Sonra sadece gençlere değil genç fikirli, aydınlık görüşlü Türk halkına seslenmek istemiş ve “Ey Türk Gençliği” olarak değiştirmiştir.

Genç fikirli olmak ne demektir?

Uygar, medeni, bilim ve sanata gereken önemi veren, yenilikçi, fikri hür olmaktır bence. Ülkemizi kalkındıracak ve ileriye taşıyacak kişilerdir bu insanlar. Atamıza olan borcumuzu ödemek için bıkmadan, yorulmadan bu yönde çabalamalı,  şikayet değil çözüm odaklı olmalıyız.

♥️🙏2016 Yılının Eylül  ayında bir evladımız dünyaya geldi ve adını Mustafa Kemal’den alsın istedik. Çok beğenilip ince fikirli olarak değerlendirilmemize rağmen aynı şekilde çok da eleştiri aldım, çok yadırgandım ama ruhumdaki o dürtü hiç eksilmedi. Adından dolayı parkta oyuna alınmadığını da gördük, evet… ve benim aslan oğlum buna hiç üzülmedi.. Dünyayı dize getiren lider bizim önderimiz, Osmanlıdan kalanları canla başla korumuş ve milletine egemenliği armağan bırakmış, hayatını ülkesine adamış, aydınlanma ve muhasır medeniyet seviyesine getirmek için inanç ve azimle çabalamıştır. Fakirlik içinde dünyaya geldiğini, ölen diğer kardeşleriyle aynı çaresizlik arasından Makbule ile hayatta kalabildiğini, eğitim hayatını, 12 yaşından itibaren anneden ayrı kalışı, gittiği her güzergâhta yoluna kurulan pusuları duydunuz mu hiç.. Samsun’da Kurtuluş Yolunu, şimdi müze olan milli mücadele gemisi Bandırma Vapurunu, Çanakkale’yi, Anıtkabir’i ziyaret ettiniz mi? Türk askeri ve savaşa giden yurttaşlarıyla yarı beline kadar gelen gölleri yürüyerek karşıya geçmek zorunda kaldıklarını, hastalığı süresinde yaşanan entrikaları, kendisinin ilaçlarının yapıldığı eczaneyi, hüznünün derinliğinde en yakınında hissettiği ve bir evladı gibi bakıp büyüttüğü manevi kızı  Afet İnan’a yazdığı mektubu okudunuz mu?

Ahmet Tahir Can’ın kaleme aldığı ATATÜRK’Ü KİM ÖLDÜRDÜ adlı kitabını da ilgi duyanlara  tavsiye etmiş olayım.

Böyle bir yaşamın arasında farklı diller öğrenip, kitap yazabilmek… Adab-ı Muaşereti anlatmak

Ölümünden sonra 15 yıl yasaklı kitap olsa da NUTUK mirasını gençliğe bırakabilmek..

Yaşarken zaten sonsuz ışıkmış 💫 “ölmedin, ölemezsin” den anladığım bu.

19 Mayıs; Atatürk’ün ,,benim doğum günüm,, dediği, özgürlük umutlarının inanca dönüştüğü, kurtuluş ateşinin yakıldığı günün adıdır.

Bu bayramı genç fikirli herkese armağan etmişse, hepimizin 19 Mayis Gençlik ve Spor Bayramının 102. yılı kutlu olsun! Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e, şehit ve gazilerimize Saygı ve minnetle🇹🇷

Paylaş

Paylaş