Dolar 32,3374
Euro 34,8108
Altın 2.390,60
BİST 10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Trabzon 14°C
Az Bulutlu
Trabzon
14°C
Az Bulutlu
Pts 16°C
Sal 19°C
Çar 20°C
Per 20°C




















FARKINDALIK DURAĞINDAN HER GÜN BİRAZ DAHA UZAKLAŞIYORUZ

FARKINDALIK DURAĞINDAN HER GÜN BİRAZ DAHA UZAKLAŞIYORUZ
5 Şubat 2024 17:44
197
A+
A-

NEVZAT AKSOY

FARKINDALIK DURAĞINDAN HER GÜN BİRAZ
DAHA UZAKLAŞIYORUZ.

Değerli okuyucularımız herkese dua ve selamla yazıma başlıyorum. İçimizdeki doğal dünyanın iklimini, dünya ki küresel gelişim dalgalanmalarının olumlu olumsuz rüzgarlarından kendi düşünce dünyamızın süzgecinden elemediğimiz için, maalesef dünyamızı saran dur durak bilmeyen gelişmelere ayak uydurma sevdası, ülke ve toplumların modası haline gelince, zaman bizimle değil; bizler zamanın esiri haline geldik.
Bizlere var olan yaşam sınırlarımız, doymak bilmeyen nefis ve ihtiraslarımızın esiri haline geldiği için, sınırı belli olmayan bir dünya sarmalında, bir çaba sarf ettiği için, hayatımızın tat ve lezzetlerinden de doya doya yaşamın, ve geçen zamanın hızına yetişemediğimiz için, bize yeten dünya yaşamımızı maalesef içine sığmayan dar bir dünya haline getirdik. Değerli insanlar: eğer aynı dünya, aynı zaman, etrafımızda var olan güzellik ve mutlulukların farkına ve varamıyorsak, bu uykuda ve gafletteki ruh halimize bir uyaranla kendi doğal dünyasına döndürmeli, insanların yetişemediği zaman yaşamlarının uçsuz bucaksız dünya sevdasına; kanaat kalkanıyla son verebilirsiniz.

Hani günümüzde sanki insanlık, duyu organlarını kaybetmiş ve vicdan ve merhamet vasıfları iflas etmiş, etrafında cereyan eden insanlık dramlarına, ve dünyevi ve toplumsal olaylara kör ve sağır olmuştur. Eskiden komşusu açken, kendisi tok olarak yatmayan, darda ve sıkıntıda olan insanlara destek olan, başkalarının acı ve sıkıntılarını, kendi sıkıntılarıymış gibi gören, kendisi için istediğini Müslüman kardeşi için de isteyen bir insan topluluğu nerede kaldı acaba?
Kardeş kardeşin hayrını istemeyen, anne baba çocukları arısında ayrım yapan, karşılıksız sevgi ve saygının kalmadığı, sahte ve menfaat sarmalının dünyamızı ve yaşamlarımızı a ‘dan z’ye kadar teslim aldığı bir dünyadan ve insanlıktan daha acaba ne beklenebilir ki? Cenabı Allah’ın sevmediği ve haram kıldığı, ve
bugün insanlığın ve vicdanların kabul etmediği her türlü alametlerle karşı karşıyayız, ve sanki toplum ve insanlık olarak bunlara çıkıpta ses ve karşı çıkmamamız, bu gibi olay ve ahlaksızlıklara prim veriyormuş gibi bir intibaı dinimize ve insanlığımıza yakıştırıyor olmamız ne kadar acı verici bir imtihanla karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha, Müslüman olarak, insan olarak sorgulamamız gerekir. Kıyamet yaklaştığında zamanın akışı hızlanır; sene ay gibi; ay, hafta gibi olur, işte şimdi

içinde yaşadığımız zaman dilimi bizlere bu hadisi çağrıştırıyor. Uyuyan duyu organlarımızı, ve kararan kalplerimiz, iflas eden merhamet ve vicdanlarımızı, onarmak için Allah’ın zikir ve tembihatlarıyla giderelim. Uyuyan insanlık ve etrafımızdaki hakikat güzelliklerinin farkına vararak yaşamlara ve manevi dünyanın kan
kaybeden dünyasına can verelim

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.