SESSİZ ÇOĞUNLUK

2012 Yılında çıkarılan 6360 Sayılı Kanun ile Büyükşehir illerindeki beldeler mahalleye dönüştürüldü.Daha önce 2011 verilerine göre 1977 olan belde sayısı bu kanundan sonra 394 e düştü.30 Mart 2014 Türkiye yerel seçimlerinde bu sayı ile seçime gidildi.6360 Sayılı Kanun ile hizmette etkinlik ve verimliliğin sağlanması gaye edinilmişti.Bu kapsamda belde belediyeleri ve köylerin tüzel kişiliği kaldırılarak,mahalleye dönüştürülmüştür.Artık ilçe ve büyükşehir belediyeleri hizmet verecekti. Şehirlerin ilçelerinde yer alan belediyeler 519 tanedir. Toplamda 81 ilde toplam 30 il büyükşehir statüsündedir.Yasa çıkmadan önce yürütülen tanıtım çalışmalarında, her şey güllük,gülistanlık olacağı, yolsuz, betonsuz,asfaltsız,susuz ve elektriksiz yer kalmayacağı,bina,emlak ve arazi vergilerinde muafiyet tanınacağı açıklandı.Ama geçen 10 yıl içinde gördük ki, bu söylenenlerin hiçbiri gerçekleşmedi.Bu söylenenlerden en çok kapatılan belde sakinleri zarar gördü.Şimdi bu kapatılan beldelerin sakinleri ile konuşursanız hepsinin içi kan ağlıyor.Hepsi bin pişman. Çünkü öz iradeleri ile kurdukları belediyelere istedikleri başkanı seçip, belediye encümenini oluşturuyorlardı.Kendi gayret ve fedakarlıkları ile yurt dışındaki belde sakinlerinden topladıkları paralarla,mali durumu yerinde olan zenginlerden aldıkları bağışlarla, en az bir kamyon,bir kepçe, greyder ve ekskavatör temin ederek kendi makine parklarını kurmuşlardı.Bazıları da kum,çakıl temini için kendi konkasör şantiyelerini kurmuşlardı.Su taşkını,sel,duvar çökmesi ve menfez tıkanıklıklarında anında çağrıları cevap buluyordu.Bozulan yollara çakıl dökülüp geçiş sağlanabiliyordu. Ama şimdi gel gör ki sıra bulması mümkün değil.Her şey ilçe belediyesinden bekleniyor. Beldelerden topladıkları makineler bakımsızlıktan kenara çekilmiş.Oldukça dağlık ve dağınık yörelere haklı olarak ilçe belediyeleri yetiştiremiyor.Olan eski belde sakinlerine oluyor.Komşu köylerde bu belde belediyelerinden ara sıra faydalanabiliyordu.İlçe belediyeleri de elindeki imkanlarla ilçe mahallelerine veya baskılarını kıramayacağı ailelerin isteklerini yerine getirebiliyor.Kısaca “Ne İsa’ya ne Musa’ya” yaranılabiliniyor. İşler tabir caiz ise “Arap sacına dönmüş” Alan da veren de memnun değil.” O zaman iktidara düşen bir görev var.Bu kanunda gerekli değişiklikler yapılarak seçime çeyrek kala bu memnuniyetsizliği kapatılan belde belediyeleri sakinlerinden kaldırmaktır.En azından aynı bölgedeki birkaç belediyenin birleşerek belde belediyesi oluşturmasına imkan sağlanmalıdır.Yoksa bu “sessiz çoğunluk” ancak kerhen destek verebilir.Bu seçime yetişmezse, gelecek dönem için söz verilmelidir. Hatadan dönmek faziletse,iktidarın bu fazileti göstereceğine inanıyorum

AHMET AKSOY.