Dolar 32,5002
Euro 34,7280
Altın 2.489,31
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Trabzon 18°C
Az Bulutlu
Trabzon
18°C
Az Bulutlu
Cum 17°C
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 19°C




















-GÖRÜLMEMİŞ ANORMAL PAHALILIK-

-GÖRÜLMEMİŞ ANORMAL PAHALILIK-
28 Eylül 2022 09:13
229
A+
A-

Nevzat AKSOY

-GÖRÜLMEMİŞ ANORMAL PAHALILIK-

Değerli okuyucularımız herkese dua ve selamla yazıma başlıyorum.Yüzeysel olarak bugün belki Türkiyemiz sözle, ve aslı astarı olmayan verilerle güçlü bir konumda gösterilmeye çalışılsa da, maalesef bugün yaşanan bu anormal, ve ağır ekonomik tablo son elli, altmış yıl öncede görülmedi, ve bugün kadar bu milleti zorlamadı, ve tüten ocakları söndürmedi.Cumhuriyet tarihinde kısa vadede görülmemiş kat kat yüksek enflasyon, ve pahalılık sarmalında iki yakası bir araya gelmeyen bir Türkiye’de geçim kaygısı ve savaşı veren bir insanlık dramını yaşıyoruz.Yabana atılamayacak, hayati bir önem arz ettiği için, bu anormal ağır yükün milletin omuzlarından ne pahasına olursa olsun kaldırılması için bir seferberliğe başlanmalıdır.

Bu ülkede yönetmeye talip olmak, adil ve adaletli olmak, insan hak ve özgürlüklerine saygılı,dengeli ve elverişsiz piyasa şartlarında milletine en iyi hayatı sunabilme çabası, ve gayreti en bariz bir şekilde icra edilmesi gerekir.Amma ve lakin bugün bu anlayış sanki yok edilmiş,halkı ve milletinin maruz kaldığı ağır ekonomik sıkıntıları görmeyen ve geçinemiyorum çığlık ve söylemlere sanki kulaklarına pamuk tıkayan bir yönetimin alakasızlığı, ve vurdumduymazlığına üzülerek şahit oluyoruz.Yoksullaşan Türkiye’de, çalışanların yarısından fazlası asgari ücret alıyor.Türkiyenin AKP’ nin başkanlık sistemiyle birlikte girdiği ekonomik düzende hızlanan iki sorun var.İşsizlik ve yoksulluk.Çalışanların yüzde 55’i asgari ücret alıyor.

Türkiye’de yaşanan bu ve benzer gelişmeler, özellikle son beş yılda yoksulluğu çok çarpıcı boyutlara taşıdı.Küresel covid salgını ise bu durumu daha da görünür hale getirdi.TÜİK’in resmi verilerine göre bile, Türkiyedeki yoksul sayısı 2016 yılından 2020 yılına 16 milyon 328 bin kişiden 17 milyon 921 bin kişiye yükseldi.Yoksulluk oranı da yüzde 21.2’den yüzde 21.9 ulaştı.Türkiyenin her zaman adaletsiz ve bozuk olan gelir dağılımı da geçen bu dönemde daha da sorunlu hale geldi.Gelir dağılımını gösteren ve sıfıra yaklaştıkça iyileşmeyi ifade eden gini katsayısı, 2016’dan 2020’ye daha da kötüleşerek 0.404’ten 0.410,a çıktı.Yine gelirden en çok ve en az pay alan yüzde 10’luk gruplar arasındaki gelir farkı ise 15 kata ulaştı.2016 yılında 13.6 kat olan gelir farkı, 2020 yılında 14. 6 kata yükseldi.

İşsizlik ve enflasyon oranlarının toplamından oluşan sefalet endeksi, son açıklanan verilere göre yüzde 47’yi geçerek AKP’nin iktidara geldiği ve 2001 krizinin etkilerinin hissedildiği 2002 yılındaki seviyeyi aştı.Türkiye sokaklarında her geçen gün daha fazla dile getirilen yoksulluk, resmî verilere de yansıyor.Son açıklanan işsizlik ve enflasyon rakamlarına göre, ülkede uygulanan ekonomi politikaları işsizliği aşağı çekmede etkili olmazken, aralık ayındaki yüksek enflasyon artışıyla birlikte sefalet endeksi büyük bir sıçrama yaptı.Türkiye İstatistik Kurumunun bugün açıklağı verilere göre işsizlik oranı Kasım ayında yüzde 11.2 ile bir önceki aya göre değişim göstermezken çift haneli rakamlarda kalmayı sürdürdü.Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 22.3 olurken,son dört hafta içinde işsiz olup iş aramak için bulunmayanların dahil edildiği geniş tanımlı( atıl iş gücü) yüzde 22.1’ i buldu.

Yoksulluk ve işsizlik makasının bir türlü kapanmaması, ve bu son bir iki yılda katlanan devasa enflasyon ve hayat pahalılığı, insan umudu, ve yaşamı üzerinde olumsuz tahribatlara mahal vermektedir.Bu tahribat ve güven ve umutsuzluk karabulutlarını bitirmek, ve insana hak ettiği insanca yaşama hakkı ve kolaylığı sağlamak için hükümetimizin bir an önce harekete geçip, ne pahasına olursa olsun bu milletin beline yüklenmiş ağır yükü hafifletmek en büyük gaye olmalıdır.İnsanı yaşat ki devlet de yaşasın felsefesini bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyoruz.Bugün maalesef milletimiz bu ağır pahalılık karşısında direnecek gücü ve gayreti kalmamıştır.Güçlü devlet, güçlü bir milletin gücüyle paralellik gösterir.Bu millete hak ettiği insanca yaşama ferahlığını yaşatmak için, acilen hükümeti işbaşına davet ediyor, her şey ertelenebilir, fakat insan hayatı ertelenemeyen bir davadır.Hükümetimizin bu davaya sahip çıkıp, ülkemizdeki bu anormal hayat pahalılığını normale çekmesi kazanacağı en büyük sevap olacaktır.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.