Dolar 32,5428
Euro 34,9096
Altın 2.428,86
BİST 9.645,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Trabzon 28°C
Parçalı Bulutlu
Trabzon
28°C
Parçalı Bulutlu
Per 24°C
Cum 17°C
Cts 18°C
Paz 18°C




















Ünlü İş ADamı Fahrı Koc Mevla’m yalandan ve yalancıdan muhafaza eylesin…

15 Kasım 2021 11:06
416
A+
A-

Aldatmak gayesiyle ve gerçeğe aykırı olarak söylenen söz, gerçek olmayan, uydurma, asılsız söz ve haber olarak Türk Dil Kurumunun tarif ettiği yalan kelimesinin Arapça karşılığı olan kezib (kizb) eski sözlüklerde “doğruluğun (sıdk) karşıtı, bir konuda gerçeğe aykırı haber veya bilgi vermek, söz vâkıaya uygun olmamak” diye tanımlanır. Yalan; olmayanı olmuş, olanı olmamış gibi gösteren söz demektir.

Allah yalan konuşanları zalim olarak nitelendirir. Yalancıların kalplerinin hastalıklı olduğunu, yalan söylemekte olduklarından dolayı, onlar için acı bir azap olacağını zikreder. Tarihte yalancılara verdiği cezaları anlatır. Yalan; insanları birbirine düşürür, toplumun ahengini bozar.

Peygamber Efendimiz de yalandan kaçınmak gerektiğini, günahların en büyüğü olduğunu söyler. Yalanla günahın yan yana olduğunu ve ikisinin de insanı cehenneme götüreceğini bildirir. Yalanın aynı zamanda büyük bir ihanet olduğunu buyurur. Bizi yalandan meneder ve yalan söylemenin günaha, günahın da cehenneme götüreceğini uyarır. Kişinin yalan söyleye söyleye nihayet Allah katında kezzâb diye yazılacağını bildirerek inananları uyarır. Aynı zamanda sıkça tekrar edilen başka bir hadiste yalan, münafıklığın üç alâmetinden biri olarak gösterilir.

Dil ve konuşma yeteneği insanı canlılardan ayıran en büyük özelliktir. Bu insana Allah tarafından

verilen en büyük nimettir. Bu nimeti yerinde ve doğru kullanmayanların düşeceği durumunu Allah ayette aşağıların aşağısı olarak nitelendirir. Çünkü sadece dile kendini ikrar etme yeteneği verilmiş, diline sahip olanların da insanların en değerlisi olacağı vurgulanmıştır. Yalan söylemek ruhu alçak insanların işidir. İnsanın yalancılığı karakter haline getirmesi insanlıktan çıktığının işaretidir. Çünkü yalan her türlü kötülüğün aslıdır. Yalan, korkaklık ve bilgisizlikten doğar. Onun için yalan konuşanlar korkak ve cahildir. Korkaklık ruhu alçaltır. Onun için yalan konuşanlar alçak insanlardır. Yalan konuşanlar kompleksli insanlardır. Kompleksleri onları kibirli olamaya iter. Kibir ise Allah’ın yasakladığı haslettir. Çünkü İblis’i lanetlettiren şey kibri olmuştur. Yalancılar menfaatperest insanlardır. Yalancılar doğru sözlerle kendisinin yalanları arasında fark görmezler. Söylediklerinin şüpheyle karşılandığını görünce hemen sözlerinden dönerler.

Yalan her devirde insanlığın en büyük ahlâk problemlerinden birini teşkil etmiş, bütün dinlerde ve ahlâk öğretilerinde kötü ve günah sayılmış, İslâm kültüründe de bu alanda geniş bir literatür oluşmuştur. Ağır sonuçlar doğurması, toplumu ifsat etmesi, ahlâki çöküntüye sebep olması gibi sebeplerle İslâm’ın büyük günah kabul edip yasakladığı yalanın aynı zamanda hukukî sonuçları da vardır.

Ülkemiz ve milletimiz yıllarca terör olaylarından çok çekti. Terör, gencecik evlatlarımızı şehit etti. Annelerimizi gözü yaşlı, kızlarımızı dul ve çocuklarımızı yetim bıraktı. Bayram demedi, seyran demedi, her gün şehit haberleriyle yüreklerimizi yaktı. Gözyaşlarımız sel olup aktı evlatlarımızın arkasından. Teröristler ülkemizi savaş alanına çevirdiler. Şehirlerimizi yaşanmaz hale getirdiler. Köylerimizi yaktılar. Meralarımız yıktılar. Hayvanlarımızı bile sağ bırakmadırlar. İçerden ve dışardan aldıkları desteklerle sokaklarımızı kan gölüne çevirdiler. Uzatılan barış elini kestiler. İyi niyetlerimizi her defasında suiistimal ettiler.

Hükümetin iyi çalışması sonucu terör artık bitme noktasına geldi çok şükür. Şimdi yaralarımızı sarma zamanlarındayız. Kaybettiğimiz onca evladımızın ardından gözümüz yaşlı yas tutarken kaybettiğimiz maddi değerleri telafi etme noktasındayız. Yüz milyarlarca liramız boş yere aktı gitti hiç uğruna. Şimdilerde ülkemiz her yanıyla ve her yönüyle dünya ile yarışır hale gelme arifesindedir.

Şimdilerde yalan terörü ile başımız dertte. Makam ve mevki uğruna her türlü yalanı söylemekten çekinmeyen bir muhalefet ile karşı karşıyayız. Söylediği yalanların haddi hesabı yok iken hiç birisi için de pişmanlık duymayan, yüzü kızarmayan bir eda ile milletin karşısına çıkan ve dün söylediği yalana bugün yenisini ekleyerek iktidar olma gayreti içindeler. Bu yalancı siyasilerin ülkemizin başına ne türlü bela açacağını anlamak için yakın tarihteki iktidar dönemlerine bakmak yeterli olacaktır.

Mevla’m yalandan ve yalancıdan muhafaza eylesin…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.