“DAHA SIKI TEDBİRLER ŞARTTIR. ÇÜNKÜ ÖLÜYORUZ. “

Küresel anlamda pandemi oluşturan ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine neden olan kovid-19 virüsü hem dünyada, hemde Türkiye’de can almaya devam ediyor.
Tüm tedbirlere rağmen ve aşılama yapılmasına rağmen Covid-19 hastalığında ve ölüm sayılarında korkunç bir artış var.
Ülkemizin bu baş belası hastalıkla savaşmak gibi bir sorumluluğu ve zorunluluğu var. Zorundayız ama, hiç birimiz bu alanda gerekli tedbirleri almıyor ve kurallara uymuyoruz. Sakın, uyuyoruz demeyelim. Kurallara uysak vaka sayılarında bu kadar yükseliş olmazdı.
Her gün yüzlerce vatandaşımızı ve sevdiklerimizi kaybediyoruz. Çünkü, bu hastalığın hiç affı yok. Ya öldürüyor, yada ağır hasarlar bırakıyor.
Hastalıkla birlikte ekonomik açıdan zor günler geçiriyoruz.Bir çok işyeri iş yapmadığı için ya kapandı, yada kapanmak üzere. Siftahsız kepenk kapattılar. Elemanlarının maaşını ödeyemediler. Devletimize ödenmesi gereken vergileri yatıramadılar.
Devletimiz esnafa kira yardımında bulunuyor. Ayrıca, vergi borçlarını ileri tarihe erteliyor. Ama, bu yardımlar yalnızca nefes aldırmaya yarayacaktır. Uzun vadede esnafımızın ayağa kalkması şarttır. İnşaallahhhh esnafımız bir an önce bu durumdan kurtulur.
Son zamanlar dövizde ki artış piyasadaki dengeleri biraz sarsmaya başlasa da, spekülasyon ve manipülasyonlara hazır olan devletimiz gerekli önlemleri alıp,
piyasanın yangın alanına dönmesini engelleyip,piyasayı rahatlatma başarısını gösterdi. Artık, Türkiye’nin bu tarz dalgalanmalara zaafı olmadığı gibi, her olumsuzluklara karşı göğüs gerecek bir gücüde var. Çok şükür.
Konumuza kaldığımız yerden geri dönelim ;
Devletimiz bas bas bağırıyor….Temizlik +Maske +Mesafe =Tamam mı diye.
Maalesef, bizler bu kurallara uymayı bırakın, evlerde eğlenceler düzenliyor, nişan ve düğünlerde halay bile çekiyoruz.Bu kadar utanmazlık olmaz olmaz yani. Yuhh olsun sizlere.
Marketler insan seli. Sokaklarda insanlar cirit atıyor. Sözde yasak var. Ben böyle yasak görmedim. Böyle yasak mı olur?
Ben anlamıyorum yaa. İnsanlar mı cahil, kurallara uymayı mı bilmiyoruz anlamadım. Yada insanlar mı eğitimsiz çözemedim.
Eşim, Sağlık Bakanlığı personeli olduğu için her gün yüzlerce hasta ile karşılaşıyor. Aslında en büyük tehlike sağlıkçılarımızın. Maazallah eşime hastalık bulaşma durumunda, bizlere de bu hastalığı bulaştıracaktır. Bizler yani sağlıkçı eşleri ve çocukları her gün stres ve korku yaşıyoruz. Ve bu uğurda en büyük fedakarlıkları tüm sağlıkçılarımız yapmaktadır. Günah değil mi bu insanlara? Yazık değil mi peki sağlıkçılarımıza? Bu insanların suçu sağlıkçı olmak mı?…
Devlet uyarıyor, sağlıkçılarımızın uyarıyor, Bilim Kurulu üyeleri uyarıyor…Dikkate alan yok!!!
Daha ne yapılması gerekiyor bilmiyorum. Ama, bildiğim tek şey günden güne ölüyoruz. Ve ölmeye devam ediyoruz.
Sanırım yine kapanma konusunda çok ciddi kararlar alınması gerekiyor. Daha katı kurallar konulması gerekiyor. Çünkü bizlere rahatlık yaramıyor. Bu konuda tek mercii devletimizdir.
Ama, devletimizin bir an önce gerekeni yapmasını diliyorum.
Sayılarında!!!
Ayhan Yalçın

Paylaş

Paylaş