Tıngader öğretim üyesi Dr. Eren Alper Yılmaz’a teşekkür etti.
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi öğretim üyelerinden Sayın Dr. Eren Alper YILMAZ, bu hafta “Göç” konusunu çok geniş boyutlarıyla TİNGADER ailesine anlattı. İkibuçuk saate yakın süren video konferansta Dr. Alper YILMAZ, halen Türkiye’de, savaş şartlarından kaçarak ülkemize sığınan yaklaşık 4 milyon Suriyeli olduğunu belirterek, bunlara uluslararası literatüre göre sığınmacı denilemiyeceğini söyledi. Göç konusu ile ilgili olarak saha çalışmaları yaptığını belirten
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi öğretim üyelerinden Sayın Dr. Eren Alper YILMAZ, bu hafta “Göç” konusunu çok geniş boyutlarıyla TİNGADER ailesine anlattı. İkibuçuk saate yakın süren video konferansta Dr. Alper YILMAZ, halen Türkiye’de, savaş şartlarından kaçarak ülkemize sığınan yaklaşık 4 milyon Suriyeli olduğunu belirterek, bunlara uluslararası literatüre göre sığınmacı denilemiyeceğini söyledi. Göç konusu ile ilgili olarak saha çalışmaları yaptığını belirten Dr. Yılmaz, konuyu üç kategoride değerlendirdi.
Birinci konu, Suriyelilerin Türkiye’ye bakışı, ikinci konu, Türk Devletinin Suriyelilere bakışı, üçüncü konu ise Türk toplumunun Suriyelilere bakışı…
Özellikle Suriyelilerin ekonomik, sosyal, kültürel yönleriyle ele alındığı değerlendirmesinde Sayın Yılmaz, Devletin çok önemli bir sınav verdiğini, eldeki tüm imkânları Suriyeliler için kullandığını, insani açıdan vatandaşlarımızın da katkıda bulunduğunu, adeta misafirlere karşı ev sahipliği yaptığını ifade etti.
Buna karşın toplumun bazı kesimlerinin rahatsızlık içinde olduğunu, gerekçe olarak ise ucuz işgücü, ücretsiz sosyal güvenlik hakları (sözde verilen maaşlar) gibi asparagas haberlerle, programlı olarak Suriyelilere karşı bir cephe oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden Sayın Yılmaz, “Buna taraftar olmamız kesinlikle mümkün değildir” dedi.
Kaldıki, belli kriterleri yerine getiren bu misafirlerimizden az bir kısmına Kızılay tarafından yurtdışı fonlarıyla ödemeleri yapılan kartlar dağıtıldığını beyan ederek, “maaş alıyorlar, üniversitelere sınavsız giriyorlar” şeklindeki ifadelerin doğru olmadığını açıkladı.
Sayın Yılmaz Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin Türkiye’yi çok sevdiğini beyan ederek inanç, kültür, gastronomi adına benzerlikler yaşandığını da belirtti.
İçlerinde çok kalifiye insanların olduğunu da açıklayan Sayın Yılmaz, İçişleri Bakanlığınca belli çok az bir kesime kimlik kartları verildiğini de açıkladı.
Ayrıca birtakım kriminal olaylardan rahatsız olduklarını ifade eden çevrelerde; Suriyelilerin genel suça karışma organlarının yüzde 1.3 olduğunu belirterek bu rakamın sızlanan çevreleri doğrulamadığını gösterdiğini ifade etti.
Çok doyurucu, çok kaliteli bir program icra eden Sayın Yılmaz, bir takım aykırı sorulara da “bilim adamlığı” çerçevesinde çok naif cevaplar vererek, yanlış anlamaları da düzeltti.
Program sonunda TİNGADER Genel Başkanı Mehmet Ali ÇELİK, tüm katılımcılara ve değerli konuşmacı öğretim üyesi Dr. Eren Alper Yılmaz’a teşekkür etti.
Değerli program moderatörü, TİNGADER Genel Başkan Yardımcısı Müslüm Aktürk, TİNGADER Genel Sekreteri Hasan Sadi Kahyaoğlu’na sözü bırakarak kapanışı her zamanki gibi Sayın Kahyaoğlu aşağıdaki şiirle noktaladı.
.
Birinci konu, Suriyelilerin Türkiye’ye bakışı, ikinci konu, Türk Devletinin Suriyelilere bakışı, üçüncü konu ise Türk toplumunun Suriyelilere bakışı…
Özellikle Suriyelilerin ekonomik, sosyal, kültürel yönleriyle ele alındığı değerlendirmesinde Sayın Yılmaz, Devletin çok önemli bir sınav verdiğini, eldeki tüm imkânları Suriyeliler için kullandığını, insani açıdan vatandaşlarımızın da katkıda bulunduğunu, adeta misafirlere karşı ev sahipliği yaptığını ifade etti.
Buna karşın toplumun bazı kesimlerinin rahatsızlık içinde olduğunu, gerekçe olarak ise ucuz işgücü, ücretsiz sosyal güvenlik hakları (sözde verilen maaşlar) gibi asparagas haberlerle, programlı olarak Suriyelilere karşı bir cephe oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden Sayın Yılmaz, “Buna taraftar olmamız kesinlikle mümkün değildir” dedi.
Kaldıki, belli kriterleri yerine getiren bu misafirlerimizden az bir kısmına Kızılay tarafından yurtdışı fonlarıyla ödemeleri yapılan kartlar dağıtıldığını beyan ederek, “maaş alıyorlar, üniversitelere sınavsız giriyorlar” şeklindeki ifadelerin doğru olmadığını açıkladı.
Sayın Yılmaz Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin Türkiye’yi çok sevdiğini beyan ederek inanç, kültür, gastronomi adına benzerlikler yaşandığını da belirtti.
İçlerinde çok kalifiye insanların olduğunu da açıklayan Sayın Yılmaz, İçişleri Bakanlığınca belli çok az bir kesime kimlik kartları verildiğini de açıkladı.
Ayrıca birtakım kriminal olaylardan rahatsız olduklarını ifade eden çevrelerde; Suriyelilerin genel suça karışma organlarının yüzde 1.3 olduğunu belirterek bu rakamın sızlanan çevreleri doğrulamadığını gösterdiğini ifade etti.
Çok doyurucu, çok kaliteli bir program icra eden Sayın Yılmaz, bir takım aykırı sorulara da “bilim adamlığı” çerçevesinde çok naif cevaplar vererek, yanlış anlamaları da düzeltti.
Program sonunda TİNGADER Genel Başkanı Mehmet Ali ÇELİK, tüm katılımcılara ve değerli konuşmacı öğretim üyesi Dr. Eren Alper Yılmaz’a teşekkür etti.
Değerli program moderatörü, TİNGADER Genel Başkan Yardımcısı Müslüm Aktürk, TİNGADER Genel Sekreteri Hasan Sadi Kahyaoğlu’na sözü bırakarak kapanışı her zamanki gibi Sayın Kahyaoğlu aşağıdaki şiirle noktaladı.